Gece uzamış, cümleler kısalmış Noktalar duyulmuyor artık Çeviri gerekmiyor gülümsemelere Karışmış kalp atışları birbirine Birleşmiş tüm sıcak renkler arada İtiraf edemeseler de Biliyor ikisi de çalan şarkıyı Bir zamanlar, çok da eski değil ama Henüz kimse yokken hayatlarında Hafif bir ses uzaklardan Az biraz denizi hatırlatan Birin yalnızlığından ikinin ıslaklığına Beraberinde heyecan ve tutku Bir parça da (mecburen) kuşku taşıyan Evet, aynı şarkı ikisinin de bildiği Davet bir nevi hissedenlere Son parçası yapbozun isteyenlere "Çok ani oldu her şey" "Daha güzel belki, bırakmak akışına" "Akar değil mi her şey" "Bilmem, bakmak gerek belki öbür tarafa" "Farklı mı olacak öyle her şey?" "Evet, televizyon gibi, hayat ya da" "Diğer tarafta peki, daha mı güzel her şey?" "Şarkı var olduğu sürece mutlaka" "Çalacak değil mi hep" "En azından sabaha kadar" Gece bitmek üzere, cümleler sönmüş Işıklar göstermiyor soru işaretlerini Gülümsemeler de dalmış uykuya Sadece gözler var artık, minnetkar Şarkı çalıyor hala, en pesden Mutlu ama, görevini tamamlamış Sabahın olmasını bekliyor.