Başka Bir Çeviri – Çorak Ülke (I) – T.S.Eliot

`nam sibyllam quidem cumis ego ipseoculis meis vidi in ampulla pendere,et cum illi pueri dicerent: sibulla ti thelis;respondebat illa: apothanein tehelo.' [1] Ezra Pound’ail miglior fabbro[2] Ölülerin Gömülmesi[3] Nisan[4], ayların en zalimi, çıkartır Ölü topraklardan leylakları, karıştırır Hafıza ile arzuyu, canlandırır Soluk kökleri bahar yağmuruyla. Kış sıcak tuttu bizi, kapladı Yeryüzünü  unutkan karıyla, besledi Küçücük… Continue reading Başka Bir Çeviri – Çorak Ülke (I) – T.S.Eliot

Saçma Sapan Şeyler- Ölmeden Önce…/666

Uzun bir ara verdiğimiz 1001 serisinin yeni bölümüne hoş geldiniz. Fark ettiğiniz gibi bu günkü sayımız 666. Hayır Cadılar Bayramıyla bir alakası yok, Aleister Crowley hayranı filan da değilim. Iron Maiden bir parça, ama onunla da ilgisi yok. Aklıma gelen güzel bir sayı sadece – iki yönden de aynı şekilde okunabilen. Tabi 666'ya palindrome demek,… Continue reading Saçma Sapan Şeyler- Ölmeden Önce…/666

Saçma Sapan Şeyler -Anna

“Mutlu aileler hep birbirlerine benzer, her mutsuz ailenin ise kendine özgü mutsuzluğu vardır” desem, çoğunluk Anna Karenina'dan bahsettiğimi anlar yukarıya bakamamış olsa bile. Evet bugün edebiyat tarihinin en önemli romanlarından sinema/tv uyarlaması ile karşınızdayız “kitaptan uyarlanan filmler” bölümünde. Mutheşem Gatsby'den daha fazla uyarlandığını tahmin edebilirsiniz elbette bu romanın. Kolay değil Dostoyevski, Nabokov ve Faulkner gibi… Continue reading Saçma Sapan Şeyler -Anna

Saçma Sapan Şeyler- Ölmeden Önce…/123

İyi günler, hayır bugün bir çocuk programının tanıtımını yapmıyorum. 1001 serime devam ediyorum sadece. Unutanlar için: bu seride ölmeden önce yapılacak şeylerle ilgili o çok bilinen seriden bazı eserleri tanıtıyoruz sadece. Bugünkü bölümümüz ise 1-2-3 kadar kolay fark ettiğiniz gibi. İlk önce 123 bize neleri çağrıştırıyor bakalım isterseniz. Sonuna 4 ekleme fırsatı olsaydı bir zamanların… Continue reading Saçma Sapan Şeyler- Ölmeden Önce…/123

Saçma Sapan Şeyler -Divine Comedy

İtalyanların ünlü şairi Dante Alighieri'nin 14. yüzyılın başlarında... Bir dakika, biz bunu yazmamış mıydık? Evet, çok iyi hatırlıyorum - ilk yazılarımdan biriydi saçma sapan şeylerde. O zaman değişik bir şey yapalım, günümüz İrlanda'sına (kuzeydeki), Belfast'a dönelim. 1989'dan beri varlığını sürdüren bir müzik grubuna -Wikipedia'ya göre orkestral pop (bizimkinde barok pop yazıyor- ne çok pop varmış… Continue reading Saçma Sapan Şeyler -Divine Comedy

Saçma Sapan Şeyler- Ölmeden Önce…/919

Daha yakınlardayız bu kez. 19 Mayıs'la ilgili olduğunu düşünebilirsiniz. Orta Çağ'dan bir yıl olarak da. Google'da aratınca Beni Affet, Deniz Yıldızı gibi öldürücü dizilerin 919. bölüme kadar geldiğini görüyoruz. Bunun dışında bir Porsche modeli, Amerika'da bir Lakros derneği ve İngilizce argo sözlüğünde, kadınlar için bir derecelendirme kodu (mükemmel) gibi şeyler çıkıyor. Mantıken daha yakın zamanda… Continue reading Saçma Sapan Şeyler- Ölmeden Önce…/919

Saçma Sapan Şeyler- Adı Fazla Duyulmamış Nobel Sahipleri – Pirandello (1934)

1901'den beri toplam 114 Şair/Yazar Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görülmüş. Son yıllarda bir yazar ödül kazanınca, yayınevleri kitaplarına baskı üzerine baskı yapıyorlar. Kitapçılarda sürekli onun kitaplarını görüyoruz ön planda. Kazuo Ishiguro için geçerli mesela bu. Ama ödül kazananların büyük bir kısmını tanımıyoruz çoğunlukla, ya da isimlerini duymuşuz birkaç kere sadece. Bu kapsamda çoğu gerçekten dünya… Continue reading Saçma Sapan Şeyler- Adı Fazla Duyulmamış Nobel Sahipleri – Pirandello (1934)

Saçma Sapan Şeyler- Ölmeden Önce…/404

Bugün üzerine eğileceğimiz sayı 404, bir önceki gibi aklıma gelen ilk sayılardan birisi olduğu için seçtim 404'ü , dikkat çekici bir anlamı yok. Belki klasik yapıştırıcı 404 ya da 404 not found gibi ibarelerden sizin de kolaylıkla aklınıza gelmiştir bir çok defa. Hata ile özdeşleştirilmiş bir sayı, bir de yapıştırma ile. Çeşitli felsefi düşüncelere itebiliyor… Continue reading Saçma Sapan Şeyler- Ölmeden Önce…/404

Saçma Sapan Şeyler – Son Adam Y

Çizgi roman edebiyat mıdır? On, on beş yıl kadar önce bu soruya gülüp geçecek epey insan vardı ülkemizde, ama her şeyin olağanüstü bir hızla dönüştüğü günümüzde çoğunluk çizgi romanın sanatın bir dalı olduğu yönünde hemfikir. Peki ya edebiyat? Edebiyatın bir dalı mı çizgi romanlar, yoksa sinema/tiyatro vb. gibi daha çok eğlence sektörüne sokulabilecek ayrı bir… Continue reading Saçma Sapan Şeyler – Son Adam Y

Saçma Sapan Şeyler – Yapraklar Evi

Deneysel edebiyattan hoşlanır mısınız? Böyle bir tür var mı gerçekten? Ya da ergodik edebiyat diye bir şey duydunuz mu? Ergodik edebiyat (Yunanca çalışma ve yol kelimelerinden oluşmuş), okunması için gayret sarf edilmesi gereken kitapları anlatıyor anladığım kadarıyla. Ya da kısaca değişik kitaplar diyelim biz onlara. Ya da acayip kitaplar. Ergodik kitaplara örnek olarak Raymond Queneau'nun Yüz… Continue reading Saçma Sapan Şeyler – Yapraklar Evi