Kutu

Araba toprak yolda yavaş yavaş ilerliyordu. Gözleri kapanmak üzere olmasına rağmen, bazen sinirli bir kişneme, bazen tekere çarpan bir taş bir türlü uyutmuyordu çocuğu. Kafasını tenteden dışarı çıkararak babasına baktı. Yaşlı adam, kendinde miydi anlamadı. Zaten gerek de yoktu uyanık olmasına. Önlerinde hiç bir şey yoktu atların bilmediği. Bozkır, diye düşündü çocuk elini gözlerine siper… Continue reading Kutu

Prufrock Sıkıntısı

Hadi gidelim sevgili okurum, gidelim muhteşem ikizim. Akşam hiç olmadığı kadar donuk bu gün, Londra her zamanki gibi iğrenç. Hadi atla, asla olamayacağımız o yere gideceğiz seninle. O bildik izbe restoranlara, tek gecelik pis otellere, limanın o iç karartan leşliğine ve belki de daha ötesine. Kaçmak için elimizden geleni yapacağız kendimizden ve o sorudan. Evet… Continue reading Prufrock Sıkıntısı

Temanın Ayırdıkları

https://www.youtube.com/watch?v=3rOwQYTDZP0 “Hay aksi, sırası mı şimdi bunun. Tam da… Olacak iş mi. “ “Belki de sigortalar atmıştır sadece” “Olabilir, bakmak lazım aşağıya” “Evet, bakmak lazım” “Çok zamansız oldu ama” “Başka bir zaman olsa zamansız olmayacaktı sanki” “Hoşuna gitti beni böyle görmek sanki” “Nerden çıkarıyorsun, ben de karanlıktayım” “Sen seversin karanlığı” “Sen sevmez misin ki? Daha… Continue reading Temanın Ayırdıkları

Uyanma

Başka bir günün kıyısında açıyorum gözlerimi. Bu kez bir erkek olarak. Her erkek biraz yalancıdır derdi annem. Her erkek biraz şairmiş. Daha kolay oluyormuş öyle yalan söylemek. Daha mı kolay olacak böyle yaşamak? Bilmiyorum. Keşke erkek doğsaymışım derdi annem. Babam da sırıtırdı pis pis. Oldu işte anne, erkek oldum senin yerine bu sabah. Solumda siyah… Continue reading Uyanma

Başka bir Gün Başka Bir Sonla

Hiç unutmuyorum, onu ilk kez Lozan’da gördüm, hani o Catherine’nin doğum yaptığı hastanede. Frederick’in arkasından beni izliyordu sanki.  Başta dikkat etmedim fazla. Olayın yoğunluğu içindeydim sahnedeki herkes gibi. Ama o çakır gözleri üzerinde hisseden her genç kız gibi ben de takıldım sonra.  Utanıyordum ama bakmadan da duramıyordum. Bir süre sonra sadece onunla ilgilenir olmuştum. Catherine’in… Continue reading Başka bir Gün Başka Bir Sonla

Kırık Bir Rüya

Bağırıyordu avaz avaz. Empati yoksunu herif, ne anlarsın sen kadın ruhundan. Uzakta, sarı bir gülün içinde gördüm onu. Tanıdık bir kadın yüzü, sinirli ama. Uçarak yaklaşmaya çalıştım. İtiyordu sesiyle beni. Nerede olduğumu anlayamadan gözden kaybetmiştim., ama sesi hala kulaklarımda yankılanıyor. Bir şarkı vardı, kayıp bir şarkı, ya da kayıp olması gerekiyormuş da sanki benim kulağıma… Continue reading Kırık Bir Rüya

Başlayamama

https://www.youtube.com/watch?v=1qmKk7fj9Ug Başlamam gerek biliyorum , ama nereden. Her zaman bir yolunu bulurum aslında başlamanın. Bu kez neden olmuyor ki? Bir şeyin olmasını mı bekliyorum başlamak için? Hiç bir şey yetmiyor artık, neden bilmiyorum. Kaç gün oldu gideli, üç mü daha? Çok uzun geldi bu kez.Bir hafta olmuştur diyordum. Gelmeyeceğinden belki, kesin konuştu giderken. Başlamam lazım… Continue reading Başlayamama

Bir Nihayetlendirme- 1K Öykü Otobüsü (3)

"Nihayet" diye bağırıyorum. Gözlerimi açtığımda otobüsteki herkesin bana doğru baktığını fark ediyorum. Ne oldu bilmiyorum aslında, otobüslerde uyuyabilen birisi değilim ben. Uyuyan birisi de değilim zaten. Birisi bile değilim ki, karanlığın efendisiyim ben. O kırmızı gözlü muavinden sonrasını nasıl hatırlayamam? Camdan bakıyorum, güneş doğmak üzere. En arkadayım, anlamıyorum– sağımda biraz önceki kör var, ama açılmış… Continue reading Bir Nihayetlendirme- 1K Öykü Otobüsü (3)

Bir Başlangıç – 1K Öykü Otobüsü (I)

Bu aralar işlerim pek bir kesat. Hayır, insan bulmak sorun değil, kaypaklığa meyilli insan sayısı her gün katlanarak artıyor, normalde elimi sallasam ellisi demem lazım. Ama almaya değer, kaliteli olanlar çıkmıyor fazla, istediğim kadar seçici olamıyorum. Özen gerektiren bir işim var, anlamışsınızdır herhalde. Hadi her şeye rağmen çevresi tarafından özel olarak tanımlanan birisini buldum, teklif… Continue reading Bir Başlangıç – 1K Öykü Otobüsü (I)

Bir Detaylandırma – 1K Öykü Otobüsü (2)

Bir kadın sesiyle yerimden sıçradım. Önümde oturan kadın muavine bağırmış, sıcak su dökmüş birisi herhalde. Cehennemi tanımıyorsun daha. Yanıma baktım, ev cücesi gitmiş, muavin gömleği giymiş uzun saçlı, nefesi içki kokan birisi gelmiş. Bana baktı ve “İkinci bir hayata başlamak istesen nereyi tercih edersin?” diye sordu. Anlamış mıydı acaba? "Yok" dedim, "ben içecek bir şey… Continue reading Bir Detaylandırma – 1K Öykü Otobüsü (2)