- Bugün bana bir şey okumayacak mısın? - Hayır - Neden çok alışmıştım okumana - Hayır okumak istemiyorum, belki de hiç okumayacağım bir daha - Neden bir şey mi oldu ki? - Bilmiyorum, kendimden kaynaklanan bir şey belki - Ben... anlayamıyorum, her şeyini bilirdim oysa. Her gün yanımdasın - Benin de sebebini bilmediğim içim olabilir… Continue reading Aynalı Hikayeler-8
Kategori: Diğer Yazılar
İyi adamdı Parker Pyne
Beceremediğiniz günlerden biridir yine. Neyi değil hiç bir şeyi beceremiyorsunuzdur. Ne yazmayı, ne yapmayı, ne sevmeyi, ne gülmeyi, hiç bir şey yoktur yapmak istediğiniz. Üzgün olunca insan ya da anlamsız, günün ne olduğunun bir önemi yoktur. Pazar da olabilir perşembe de. Her şey ters gelir o zaman. Uzanacak bir el arar, ya da tutunacak bir… Continue reading İyi adamdı Parker Pyne
Yer İmi
https://www.youtube.com/watch?v=mLwS0p7U190 Bugün her şeyi oluruna bırakarak yukarı çıkacağım. Evet, hayatımın kilometre taşı ilan ediyorum bugünü. Kutsal bir çağrışım arıyorum plaklara bakıp. Ağlayanlar düşüyor sadece şansıma. İnsan her gün hayatının arasına kitap ayracı koyamaz ki. Uff, bu motamot çeviriler niye zorluyor beni bu kadar. Neden kıvranıyorum bookmark dememek için. Hem kim kesti bu sabah kanatlarımı? Ağlamayın… Continue reading Yer İmi
Sevgi Ödemektir
Sevgi emek, sevgi fedakarlık, sevgi dürüstlük. Değil bence. Sevgi sadece sevmek. Bunlara bir şeyler Dostoyevski'nin deyişiyle yüce bir şeyler biçmeye ne kadar da meraklıyız. Sevgi duyguların en güzeli, sevgi çalışma , sevgi ter dökmek, sevgi iyilikseverlik. Ben sadece seviyorum belki, nerden biliyorsunuz diğerlerini. Ben sevdiğim birisi için her şeyi yapan birisiyim belki. Sahtekarlık dahil. Seviyorum… Continue reading Sevgi Ödemektir
Duvar Yazıları- 39
İki ay geçmişti duvarcı kurtulalı. Taşların altında kaldıktan iki gün sonra oradan geçen kız o eli görüp tutmuştu. Her şeyden umudunu kesmiş olan duvarcı, o elin sıcaklığıyla kendine gelmiş, çıkmıştı üzerindeki taşların arasından. Hayatının en mutlu anlarıydı. Ta ki taşlardan tamamen kurtulup, kızın gözlerini görene dek. Önceden kızın gözlerinde gördüğü- ne olduğunu bilmediği, ama sevgi… Continue reading Duvar Yazıları- 39
Aynalı Hikayeler – 7
- Nasıl başlayacağımı bilmiyorum - Sen on yedi yaşımsın de istersen - Ben öyle biri miyim ki? - Hayır - O zaman - Sadece bir fikir vermek istedim sana - Peki, ne - Farklısın bu akşam - Nasıl farklı - Hiç olamayacağın kadar farklı bir daha belki - Öyle mi - Sen olmasaydım aşık bile… Continue reading Aynalı Hikayeler – 7
Kamu Spotları -1
Kıyıya doğru yürüyorum yavaş yavaş. Esiyor, üşüyorum. Sıcak deniz, serin rüzgar. Altım üstüm farklı, garipsiyorum. Sıcaktan soğuğa doğru parça parça geçiyorum. Ani derinleşmeler yok burada. Garip bir şey yok, her şey normal. Her zaman olduğu gibi. Olmasa mıydı acaba? Sadece ayaklarım kaldı sıcak. Terliklerimi arıyorum, orada işte, insanlar var kumsalda. Oynayan çocuklar, güneşlenen kadınlar. Fazla… Continue reading Kamu Spotları -1
Zombili Kitap Yazmak İsteyen Okura Tavsiyeler
* Yazdığınız kitap zombilerle ilgili olacaksa sadece size özgü zombileri kullanın. Başkasının zombisi size kaz görünmesin. Milli ve yerli zombi, en çok satan ecnebi zombiden daha etkili olacaktır. Unutmayın milli benliğini yitirmiş zombilerden ne size, ne de bu vatana hayır gelmez. * Klişelerin üzerinde fazla durmayın. Zombileriniz beyin yemesi gerekiyorsa illa, yesinler. Gösteriş yapacağım, duvarları… Continue reading Zombili Kitap Yazmak İsteyen Okura Tavsiyeler
Kabuk
Kabukları kırılmış bir hayatta daha fazla yaşamak istemiyorum demiştin. Bense başka bir dünya bilmiyordum, sevecek, başka bir insan da. Ülkemiz yetmiyordu yaşamamıza, ya da öyle sanmıştım o zamanlar. Benmişim aslında yetmeyen böyle bir seviyeye. Bu çizgileri ikimiz de çekmemiştik, sen sadece çizgi istemiştin hayattan. Ödül sanıyorduk bize verilenleri, tek başımıza kalmanın soğukluğunu yaşamamıştık ki .Bilemezdik… Continue reading Kabuk
Love Somebody?
Sevgi diye bir şey var. Herkeste var bundan az çok, farklı miktarlarda. Ama herkeste var gerçekten. Garip mi geldi? Sokağa çıkınca ilk gördüğünüz insana bakın ve düşünün. Bu neyi/kimi seviyordur diye. Annesini olabilir, Fenerbahçe'yi olabilir, O'nu olabilir, Peygamberini olabilir, Kurtarıcısını olabilir. Belki de sadece kendisini seviyordur. Ama, şu anda karşınıza çıkan ilk kişi olarak tanımlayabileceğimiz… Continue reading Love Somebody?







