GÜNÜMÜZ
Dün diğerlerine bakıp dünyanın değiştiğini iddia eden dünyalılar, bugünü görseler ne derlerdi, bilemiyorum hiç. Hiç dünüm olmadı benim. Dünürüm bile olmadı. Dünür kavramının dün yapılanların bugün unutulması ile ilgisi var mı? Onu bile bilmiyorum. Sadece dünya değişti Galadriel’in dediği gibi, onu biliyorum. Ama onun kastettiği anlamda değil. Hepsine hükmedecek ne bir yüzük ne de bileklik var. Çelik Blek bile eskide kaldı artık. Şimdi uzaylılar gelseydi , “Mars Attacks”daki değil, “Hey dünyalı biz dostuz”daki uzaylılar. Deselerdi bana , “Dünyayı biz yaptık, çok da sevdik, ölüm bizden uzak olsun. Bu yüzyılda da seni seçtik hepsine hükmedeceksin” diye. Nasıl inandıracağım onları dünyanın değiştiğine. Öyle kolay kolay hükmedilemeyeceğine. Ama önce kendimi hazırlamam gerek. Arılar ölünce dünyanın sonu gelir diyorlardı eski insanlar. Evet, geçen hafta eskide kaldı dünya değişince. Yeni dünyanın ilk seçeni olarak insanları buna hazırlamam gerek benim de. İlk ben fark ettiğime göre insanları uyarmadan önce bir plan yapmam gerekiyor galiba. Değişen bu dünyada eskisi gibi her şeye yer olmamalı belki de. Önce krupiyeler olmamalı bence, herkes istediği kartı alabilmekte özgür olmalı, başkasının verdiğiyle yetinmemeli insanlar. Eski dünyanın temel sorunlarından biriydi krupiyeler. İnsan kara kuru bir fransız sanıyor başta, sonra o taşvari şeyleri görünce bunları farklı ortamlarda değerlendirmek lazım diyor. Hazır yeri gelmişken, seksist yorumları da kaldırmak lazım. Yani erkekler kadınlar kendi aralarında konuşsunlar tabi , istedikleri kadar da. İki cins yanyana gelince yapanlar asılmakla kalmamalı, bir de kınanmalı çok sert. İdam cezası var tabi, kaldırıldı, gelecek dendi, gidecek dendi. Ortak bir şey olmalı bence. İnsanların vereceği kararlar hiçbir zaman yeterince adil olamaz bence. O yüzden çarkıfelek muadili bir şey olmalı, bu tip ağır suçlar için. Oradaki “İflas” bölmeleri idam olarak değiştirilebilir, diğer bölümlerde de ömür boyundan başlayan hapis cezaları olabilir. Hatta o en ince yere de bir kınama cezası konulup daha ilgi çekici hale getirilebilir post apokaliptik bir film teması gibi. Ufak suçlara da mini mini idamlar da konabilir belki de. İşte böylece insan faktörünün her türlü kötü etkisinden bağımsız olarak verilebilir cezalar ve sadece kendi şansına bağlar idam edilen adamı. Kader, şans, olasılık ne denirse densin, her durumda insan ırkından daha mantıklı sonuç vereceği kesindir. Peki başka nasıl olacak bu yeni dünyam. 18 gün önce olsaydı, çevremdeki insanları, Turhan abiyi, Demeti, o KFC’deki kızı, hatta Sanlıyı bile düşünebilirdim içinde. Ama şimdi her şey farklı. Sen geldin sonuçta.