– Bana öyle bakma
– Nasıl bakıyormuşum ki?
– Biliyorsun
– Neyi biliyorum?
– Her şeyimi biliyorsun sen. Her sabah, her akşam seninleyim
– Sen de beni biliyorsun o zaman. Neden böyle baktığımı da.
– Suçluyum, haklısın. Ama istemiyorum öyle bakmanı.
– Sen yapıyorsun bunu kendine, ben değil. Her fırsatta sen veriyorsun cezayı kendine.
– Ne yapabilirim ki? Bütün gün sahte suratlarla dolaştıktan sonra gerçeğini sadece sana gösterebiliyorum.
– Ben senin bütün suratlarını biliyorum zaten
– Biliyorsun , en çok da sen yargılıyorsun.
– Dediğim gibi, ben değil sen.
– Ben biliyorum ama kendimi, değişemeyeceğimi. Karşıma çıkan herkese yalan söylüyorum senden başka.
– Bana da söylüyorsun, ama ben anlıyorum seni.
– Küçükken de böyle miydim ben?
– O zamanki yalanlar daha masumdu tabi. İnsanları aldatmak için değil, çoğunlukla korkudan söylenen şeylerdi.
– Nasıl böyle oldum peki?
– Alıştın, hoşuna gitmeye başladı daha doğrusu. Aslında çevrene uyum sağladın demek daha doğru herhalde
– Sanki sen hiç yalan söylemiyorsun.
– Beni karıştırma bu işe, kendi suçlarını yükleme.
– Belki de esas sorumlusu sensin, her taktığım suratla kendimden daha çok uzaklaşırken hiç bir şey yapmadın sen. Sadece bana baktın öylece.
– Senin bana baktığın gibi.
– Kıskandın belki de, o yüzden hiç durdurmadın beni.
– Keyfin yerindeydi hep, takmazdın ki beni
– Şimdi ne yapacağım peki?
– Kalmadı değil mi artık takacağın başka yüz?
– Artık istemiyorum ben de zaten. Birazdan içeri girecek; ama ben, beni olduğum gibi görmesini istiyorum. Gerçek beni tanısın diyorum. Korkuyorum da. Beni sonsuza dek bırakmasından korkuyorum
– Ben de olsam ben de bırakırdım
– Hiç destek olmuyorsun bana
– Senin kendine destek olduğun kadar ben de sana olurum. Sen kendine yardım etmek istemiyorsun ki. Şu an böyle söylüyorsun ama sadece kaçıp gitmek istiyorsun buradan. Nasıl aşağılayarak bakıyorsun bana.
– Hayır, artık sevmeni istiyorum beni.
– Hiçbir zaman olmayacak bir şey o. Tanıyorsun beni, ben de seni
– Değişmek istiyorum diyorum sana
– Yapamazsın biliyorsun
– Biliyorum, ama sen de öyle bakamazsın bana artık
– Niye
– Ben de senden nefret ettim hep, senin benden ettiğin gibi.
– Kurtulamayacağına göre benden?
– Olsun, şu an olma yeter benim için
(KIRILMA SESİ)
– (İÇERİDEN) Bir şey mi oldu tatlım?
– Önemli bir şey yok, yanlışlıkla aynayı kırdım canım.