Duvar Yazıları – 6

Boş kalan perşembe gecelerini sevmeyen insanları seviyorum gibime geliyor. O insanlar hesap soramıyor belki ama duvarın yokluğundan içleri acıyor biraz. Alışmışlar duvarlara. Duvarların olmadığı bir dünya düşünemiyorlar. Madem duvar olacak çevremde, alıştığım duvarlar olsun da içinden geçmeye çalışayım diyorlar. Bilmiyorlar oysa, özellikle böyle oluyor bu duvarlar, Poe hikayesi gibi içine hapsoluyorlar duvarın. O zaman duvarın kendi taraftaki kısmına da çıkamıyorlar artık. Orda yaşamaya çalışıyorlar, nefes alabildikleri kadar. Ona da alışıyorlar ama. İnsanoğlu sonuçta cehenneme bile alışıyor. Duvarcı bazen müsaade ediyor çıkmalarına duvardan. Göçmelerine tekrar kendi taraflarına. Yok ama, bırakmak istemiyorlar o yarım metrekare boşluğu. Yetiyor o boşluk nedense. Söylüyor duvarcı, imkanı yok , bu tarafa açılmaz bu duvar diye. Hala orda kalmaya çalışıyorlar onlar. Peki diyor duvarcı sonra. Ama duvar yıkıldığı zaman en büyük zararı sen göreceksin bil bunu. Sana zarar vermek, canını acıtmak en son  istediğim şey. Deprem bölgesi buralar diye de ekliyor. Karar vermek sadece ikimize düşmüyor bu bölgede. Bir an tereddüt ediyor boş kalan perşembe gecesini sevmeyen insan. Düşünüyor, ama o günün aslında perşembe olmadığının farkına varıyor. Böyle derin konular sadece perşembe geceleri konuşulmalı diyip mevzuyu kaptıyor. Duvarın içinde zencefil avına çıkıyor.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s