Paralel Evren Alıntıları

Yaşam on yediye kadar saymaktan ibarettir, dedi sonra Proserio. Odadakiler daha soru soramadan farklı bir kitaba , farklı bir zamana geçmişti bile. Ya Goethe, sesi geldi tavan arasından, gerçekten cehennemde mi o da?

Evet ama Bunun Yeşil Biberle Ne İlgisi Var? (Parapsikologlar İçin Hayat Dersleri) – Manfred Cho, Sayfa 178

– Ketçabı uzatsana

– Markette ketçap reyonuna geldiğimde aklıma sen geliyorsun direkt

– Sadece orada mı?

– Yaa, biliyorsun

– Evet, biliyorum. Hadi, ketçap.

– Al.

Dördüncü Reich’dan İnsanın İçini Isıtan Ufak Hikayeler – Elijah Abdul – Sayfa 48

Her şey onunla başladı. Işık, söz, doğum, ölüm, sevgi, nefret ve akis. O ol dedi ve Borah kendine geldi.

Kibrut- 3. Kitap, 1. Cüz – Yaratılış, Sıra:1

Güneş kadar kırmızı bir yer hayal ettim ikimiz için

Dünyanın gürültüsünden uzak

Başka bir evrende, belki yazın yaşanabildiği

Beşik böceklerinin henüz tükenmediği

Dönebileceğimiz, Güneş kadar küçük bir yer

Sevda Yükü (Bütün Şiirleri – Cilt II) – Servet LEMUR , Sayfa 653

İnsanların seni sevdiğini düşünmesen de, sen onları sev. Sevgiyle başlayan her yeni gün sevgiye adanmış başka bir hayat demektir.

On Bin Sevgi Sözü- Franz Mikoleus Kafka – Söz No:1063

Başkalarının başarılarında bahtsızlıklar arama. İçindeki barışı bulmayı başaran her fert baştan başlayabilir biz zamanlar bıraktıklarına.

Mersin Ağacının Dibindeki Çaydan Öteye (Konfüçyüs – Bilge ve Yüce) -Derleyen Hamit Toprak, Sayfa 45

Dört duvar arasında kalmak eskisi kadar acı vermiyordu bana. Sabahları o küçük pencereden içeri sızan ışık yetiyordu bazen neşelenmeme. Belki de, diyordum kendi kendime, belki de olabilecek en kötü evrende yaşamıyoruzdur. Daha kötüsü de mümkündür.

Karanlığın İçinden Haykırışlar – Jesus Picker (Sayfa 192)

Tam o sırada bir kadın, kucağında ağlayan bir bebekle içeri girer. Kadını süzen Doktor Pritt rahatsızlığını gizlemeye çalışmaz bile.

– Neden kapıyı çalmadınız? İçeride hasta olabilirdi.

– Ama… Ateşi var, çok hasta

– Olabilir hanımefendi, lütfen ben çağırana kadar dışarıda bekleyin.

Bai Kasaba Doktorunun Anıları (Empatinin Beş Hali) – Dr. Alexander Pritt (Sayfa 38)

Biz ne demiştik. Her gün öyle eşşekler gibi çalışmakla, para kazanmakla kimse bir yere gelemez. Önemli olan inançtır. İnanmak, inandırmak. Çağımızda, her çağda, başarının en temel anahtarı budur. Gün geçmiyor ki haklılığımızı ortaya koyan başka bir şey olmasın. Bakın, yavaş yavaş yıkılıyor bütün imparatorluklar. Yakında en tepede yalnız kalacağız kristal bir kale gibi. Şimdi bize gülenler o zaman gelince yanaşmaya çalışacaklar yanımıza. “Hadi git işine” diyeceğiz biz de onlara. Gün bizim günümüzdür artık.

Tarihin Kayıp Kelimeleri – Armand Hartford – Sayfa 199 (M.Ö 2.YY Tamurski Yazıtları)

Ne kadar saçma olursa o kadar güzel demişler zamanında insanlar. Elbette bir bildikleri vardır, eski zaman insanları sonuçta. Ama ben günümüzde saçmaya yeterli önemin gösterildiğine inanmıyorum fazla. Nedense insanlar sağduyulu davranmayı tercih ediyorlar artık saçmalamak yerine. Mantıklı davranmanın her şeyin anahtarı olduğu gibi gereksiz bir görüş hakim her yerde. Farklı bir dönemde yaşıyoruz, evet. Ama ben yine de arada o eski güzel – saçma- günleri özlüyorum.

Deyişlerim, Deneyişlerim – Francis Montnoir (Sayfa 221)

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s