Mikrop ya da Gökgürültüsü

Mikrop ya da gök gürültüsü. O büyük an geldiğinde hangisini seçmek gerekir bilmiyorum.

Mikrop, milyarlarca benzerine rağmen özel bir şey. Var olduğuna emin olamadığımız, inanmıyorum ama bir güç var dediğimiz şeylerden biri belki de. Hep kötü olarak addedilmiş olsa da tarih boyunca, o da kendi yaşamı için elinden geleni yapıyor sonuçta. İnsandan ne farkı var ki?

Önemli bir güç demek ki, ona karşı savaşan birileri var. Korkuttuğu bir kesim var. Hem de gerektiğinde her şeyin küçüğü güzel diyen, gerektiğinde ise sinek de küçüktür ama mide bulandırır da diyecek kadar tutarsız bir güruh. Acaba maddenin olduğu gibi mikrobun da halleri var mıdır? Bugün kendisini gereksiz ve boş hisseden bir mikroba rastlayabilir misiniz? Yoksa mikropluk hata kabul etmez bir yaşam biçimi midir bizim ufak şımarıklıklarımızı kaldıramayan? Peki ben tüm bunları bilmeden nasıl seçim yapacağım ki?

Gökgürültüsü, mikrop kadar küçük değil. Büyük de değil. Hiç bir şey değil gökgürültüsü, sadece bir dalga formu. O da korkutuyor bazılarını. Azameti var doğru, ama bir yeri yok dünyada. Benim gibi yani. İnsanlar gibi özellikleri var mıdır acaba; sinirli, pimpirikli ya da hassas gök gürültüleri. Hassas bir gök gürültüsü olsam nasıl davranırdım insanlara? Sesimi kısma imkanım olur muydu? O zaman anlamazlardı ki benim ne olduğumu, gaipten gelen bir ses olduğumu düşünürlerdi belki.

Mikroplar da korkuyor mudur gök gürültüsünden? Gökyüzünde yalnız gezen bir mikrop bulabilir miyiz peki gök gürültüsüne karşı çıkan? Yalnızken mikroplar bir işe yaramıyorlarsa, ben istemem mikrop olmayı herhalde, sürü psikolojisine uyum sağlayamadım oldum olası.

Gök gürültüsü göklerde hiç olmazsa bir zamanlar Orion’un da olduğu gibi. Görünmüyor ama. Şu anki benden bir farkı yok. Ee, ben artmak için yapmayacak mıydım bu seçimi, daha iyi olabilmek için.

Bundan önce hiç seçme hakkı sunmamışlardı bana. Kaynatmışlardı hep, bir şekilde tam ben seçecekken. Normalde seçimler bir yanılgıdır diye düşünmüştüm bugüne kadar. Seçmen için önüne konulanlar, senin karar vermediğin şeyler. Hangisini seçeceğin de belli genelde. Sadece bir şeyi seçmiş gibi düşünmeni sağlıyor seçimler. Yoksa karar verilmiş her şeye zaten. Ama konu ben olunca o kadarı bile olmuyordu. Seçmek gibi bir seçeneğim hiç olmadı ki benim.

O yüzden o an çok önemli olacak benim için. Sanki dünyadaki tüm her şey o an duracak, dinleyecek, izleyecek, zigotlar tırnaklarını yiyecek, Olympos’taki tanrılar üzerime bahis oynayacak, mikrop kümeleri tezahürat yapacak onlara katılmam için. Bulunduğum boş halden kurtulup, evrimimi tamamlayabilmem için daha doğrusu. Gök gürültüleri büyük abilerini devreye sokacak, şimşekler gövde gösterisi yapacaklar karşımda. Sonunda o an bitecek ve ben birini seçeceğim.

Mikrop ya da gök gürültüsü. Tüm mesele bu, ne olacağına karar vermek. Ya da benim için milyonlarca yıl önce verilmiş kararların sadık bir uygulayıcısı olmak. Başım ağrımaya başladı yine. Lodos mu? O da mı var? Hiç böyle bir seçeneğim olduğu söylenmemişti. Daha önce söyleseydiniz ona göre çalışırdım.

Lodosun da kendine özgü korkutma potansiyeli var tabi. Hem lodos mikrop ya da gök gürültüsü gibi değil ki, gerektiğinde kucaklayabilirsiniz onu. Isıtır insanı bazen kollarında sevgili gibi. Kimse gereksiz ya da boş olduğunu söyleyemez onun, bazen başlarını ağrıtır insanların ve mikropların. Bazen korkutur gök gürültülerini, yani bilmiyorum, korkardım belki gök gürültüsü olsam lodostan. Evet lodostan güzeli var mı, her halükarda şu anki benden daha iyi bir şey. Hem lodosun şiir yazmak gibi gereksiz bir uğraşı da yok. Kendi dünyası benim daraltımdan çok daha geniş. Onu seçeceğim herhalde.

Yok mu, olmaz mı, ben seçemiyor muyum, sadece hayatı mı seçebiliyorum?Ölmek, o da mı olmuyor? Mikroplar, gök gürültüsü beni istemiyormuş artık. Yetersizmişim. Tutarsızlığım yeni bir boyuta ulaşmış ve sonsuza kadar var olduğum kişi olmaya mahkum edilmişim. Yaşadığım, yaşamak istediğim her şey erkenden bitecek ve ben diğerini yaşamak için geç kalacakmışım hep. O muhteşem karar anını da lodos yüzünden kaçırmışım. Off, başım ağrıyor benim. Ve yapacak bir şeyim yok. Yaşayacak başka bir ömrüm de.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s